Sizden gelen güzel yorumların yanında birde iletişim bölümünden yazılarınız geliyor. Bunlardan iki örnek vermek istiyorum.
Kole yazdı:
Merhaba Elif hanım öncelikle paylasimlariniz için size çok Teşekkür ederım yazılarınızı okuduğum kadarıyla benzer duygu düşüncelere sahip olduğumuzu düşünüyorum köle ruhlu birisiyim ve küçüklüğümden beri kendimi bildim bileli ayak fetişim var kadın ayaklarına karşı ayaklara ilgili olan herşey karşı daha doğru çorap ayakkabı terlik oje falaka footjob foot worship birçok şey sayabilirim size dediğim gibi köle ruhlu birisiyim ve aynı sizin yaşadığınıza benzer tek fark ben bir kadının kölesi olmak Ona sınırsız ve sualsiz hizmet etmek hep istemişimdir daha doğrusu daha çok istediğim birşey olmadı ancak kendi sartlarima imkanlarını çevreme göre birçok sebepten dolayı kimselere ne anlatabildim ne de yasayabildim ancak hayalde ibaret kaldı benim için ancak benin yıllardır kurduğum hayalimi sizin yaşadığımızı girmek beni çok memnun etti o yüzden size Teşekkür etmek istedim bıraksanız sabaha kadar konuşurum sizinle çok doluyum bu konuda ancak uzatıp sizi sıkmak istemiyorum şuan ancak bu kadar yazabildim
Efendimin müsaadesiyle ‘Tanıdık Hisler’ bölümü açıldı. Aşağıdaki yorum yazma imkanıyla dilerseniz buradan tanıdık, ortak, BDSM ve güzel hislerimizi paylaşalım. Bizim paylaşımlarımızın yanında, sizlerin değerli ve güzel paylaşımlarınız da insanları etkileyecektir.
mustafa yazdı:
gerçekten muhteşem bir cesaret ve zevk baharınız var .içinizdeki duygularınızı cesurca bizimle paylaşmanız bizi ve bizim gibileri çok mutlu ediyor.sizler gibi bir partner bulmak dileğiyle esen kalın güzel insanlar
Bazen içimizden gelen bir şey yazmak isteriz ama paylaşmak için uygun yer bulamayız. Belki de duygusal olacağı için? Belki de BDSM den öte içimizden gelen bir şey? Belki de tutkumuzun hislerimize etkisi olabilir? Belki ‘Tanıdık Hisler’ bölümü o an en iyi paylaşım yeri. Kalbinizden gelen kelimeler, hikayeler, görseller, şiirler ve kalbinizden gelen paylaşımların yeri tam burası.
umarım birgün bende bir kadına köle olurum🙏
Arkadaşlar selam . Her yerde arayıp bulamadığım bir video tarzi var . Türk olan 2 kadın ayak fetis videosu neden yok bizim ülkemizde. Yabancılarda tonla video var
Ben Türk kadınlarının da birbirlerinin ayaklarını koklayıp öperken videoları olsun isterdim . Neden yok dersiniz ? Türk kadınlarında bu tip eğilimler olmadığı içinmi acaba
Bu kitapla çok sık karşılaşıyorum. İlk başlarda ilgimi çekmiyordu. Göz ucuyla bakıp geçiyordum. Tabii görmeye devam ediyorum. Sonra, birden bire kim olduğumu hatırladım. İlk görüşte farketmeliydim diye çok hayıflandım. Şimdi her gördüğümde de ayrı heyecan duyuyorum ve mutlu oluyorum. Aynı zamanda yüzüm kızarıyor. Konusu ve tarzı benim duygularımdan çok ayrı. Bir sebepten dolayı ilgimi çekti ve günlüğümde yer vermek istiyorum.
Bir Sahibe ve ayağının dibindeki köpek! Bir köle gözüyle bakıyorum ve kitabın kapağında bunu görüyorum. O köpeğin yerinde kendimi hayal ediyorum. Daha görür görmez teslim oluyorum Sahibe’ye. Direnme dürtüm hiç yok. Efendim tarafından da, Sahibe tarafından da güvende olacağıma eminim. Efendim’in bana, yanında bir Sahibe ile seans yaşama yolunu açtığı için bu düşleri kurabiliyorum. Kitabı gördüğümde içim titriyor ve elime aldığımda özen gösteriyor tebessüm ediyorsam; gerçek bir Sahibe gördüğümde daha güçlü duygular ortaya çıkaracağıma eminim. Önünde aciz bir şekilde durup bana yapacaklarını düşlüyorum. Kimbilir ne muhteşemdir o duygu. Bir kadının hükmü, otoritesi, şefkati ve vereceği acıyı merak ediyorum. Ayrı bir çekiciliği olduğunu hissediyorum. Gün içinde bir topuklu ayakkabı sesi duysam bakışlarımla takip ediyorum. Fiziksel olarak kadınlardan güçlü olup da, kendini onların iradesine bırakan erkekleri daha iyi anlıyorum.
Bir kitap daha var. O da başka bir “Tanıdık Hisler” konusu olsun. ☺️
Bu video ayak fetişistlerine ve kadın hükümdarlığından zevk alanlara gelsin https://vm.tiktok.com/ZMdHpr1dY/
😉
Güzel insanlar var. İnsanlara kendilerini iyi hissettiriyorlar. Hepsine selamlar.
VIDEO
Keşke efendiniz kadar şanslı olupta, sizin gibi itaatkar bir köleye sahip olabilseydim. Çok istiyorum ama içinde bu hisleri olan bayanlarla tanışmak nasip olmadı. Çok isterdim sizin gibi bir kölemin olmasını.
Estağfurullah. Şanslı olan kesinlikle benim. Efendim’in ilgisi ve emeği ile gösterdiği yoldan gitmeye çalışıyorum.
Dilerim, aklınızdaki köleniz en yakın zamanda sizi bulur.
Merhaba benimde böyle eyilimlerim var ama kimseye açılamıyorum bir efendi arayışım var onuda en kısa zamanda bulurum herhalde.. Saygılarımla
Karşılıklı olurmu 🙂
Yanlız bir sorun var ben bayan degilim pasifim. Birlikte yaşayabilecegim kendimi ona adayacagım birini arıyorum.. Bu email den ulaşabilirsin… Bayan olmaya her zaman hazır biriyim. Yani senin kölen olurum seninle irtibata geçebileceğim bir adres yollarsan konuşuruz bana:
dilara_ilk@hotmail.com ” mail adresinden ulaşabilirsin bir irtibat numarası bırakırsan
https://youtu.be/Pw94SOz6oSM
Falakayı yaşayan biri olarak tekrar tekrar izliyorum ve çok eğlenceli buluyorum. Tüm falaka sevenlere gelsin. 😀
Günlük sayfamın yeni, yepyeni hali başta bana ve misafirlerimize hayırlı uğurlu olsun. 🧿
Tasarımı, renkleri ve teknik tüm işler için Efendim’e minnettarım. Ben çok beğendim. Öyle ki, yorum yazmaya da giriyorsam, yapacak bir şey olmasa da giriyorum. Meraklı bir çocuk gibi kurcalıyorum her yerini. Sarılacak bir formda olsaydı, ahh sımsıkı… Değerli vaktini ayırdı. Büyük bir özveriyle emek sarf etti. Kendimi hem çok şanslı hissediyorum hem de kendime imreniyorum. Nasıl oluyor bilmiyorum ama tam olarak böyle. Birinin sizinle ilgili bir şeyler yapması mutlu eder değil mi. Ancak, Efendi’nin kölesi için tüm işlerini ve keyfini bir kenara bırakıp, günlük sayfasının bakımı ve tasarımı için saatlerini ayırması çok özel fedakarlık. Ben duygularımı ifade edebileyim diye. Aynı duyguları paylaşan insanların ortak bir alanı olsun diye. Ama Efendim hep böyledir. İlk günden bu yana benim için o kadar çok şey yaptı ki. Bazılarını satır aralarında paylaştım. Bazıları da yazıya dökülemeyecek kadar özel.
Hakkettiğimde sözü sopadan acı oluyor. Yine hakkettiğimde sözü baldan tatlı oluyor. İnanın bana objektif yazıyorum. Kalbi bu kadar güzel bir insan daha yoktur. Bu günlük sayfası çok kıymetli. Öğrenilecek çok şey barındırıyor. Estağfurullah benden değil, neticede aciz ve nacizane bir köleyim. Sadece aracı olabilirim. Dilim döndüğünce dlimden geldiğince paylaşmaya devam edeceğim. Dileğim şu ki, ben ve sizler Efendim’in ve çabalarının karşılığını verebiliriz. Yanlışların yerini doğruların almasıyla, güzelliklerin çoğalmasına destek olarak. Acıdan çok sevginin iz bıraktığı BDSM birlikteliklerinin yaşanmasıyla.
Eğer cennet bir insan olsaydı kesinlikle Efendim olurdu. İyi ki varsınız Efendim. Tabanlarım, saçımın her teli, tepeden tırnağa her şeyim size feda olsun Efendim.
Efendi olsam da, olmasam da hep açık konuşmayı sevdim. Kimi için bundan dolayı zayıf, kimileri için daha da güçlü göründüm. Önemi yok çünkü açık yürekli konuşmak, insanlara saygı göstermek demektir. Lafı çok uzattım çünkü sadece şunu demek istedim; bu satırların ardından yüzüm kızardı.
Ben cennet değilim ve kesinlikle olamam. Her ne kadar hep iyilik için hareket etsem de seçtiğim yoldan dolayı günah işliyorum. Bu günahlarımın mükafatı senin bu güzel sözlerinse, onların bedelini ödemek benim için zevktir.
Gönülden dilerim, birçok insanlara projemizin desteği olsun, bir şeyler öğretsin ve kötü niyet olmadıkça BDSM’in iyi bir şey olduğunu göstersin. Hala köpeklerin kulağını kesen, sokaktaki yoksuldan habersiz olan, şiddet gören kadını görmeyen, çocuk istismarın olmadığına inanan ve insan sevgisi olmayan bir toplumun içinde böylece adi yaratıklar varken, ışık tutmalıyız. Herkes bilsin ki Türk insanın kökünde sevgi, saygı, merhamet ve kul hakkına helal alma vardır. Bu değerler içinde doğrulara imza atabiliyorsam ne mutlu bana. Sonuçta hepimiz insanız ve yolumuzdan sapabiliriz. Doğruyu hedefimizde şaşırabiliriz. Kalbimizi temiz tuttukça, o bize doğru yolu gösterecektir.
Güzel insanlarım değerli okuyanlarımız, buraya vaktinizden harcadığınız her saniye için size minnettarım. Velev ki güzel bir şeyler verebiliyorsak, mutlu oluyoruz. BDSM’i hep doğru yolda ve güzellikle kullanın. Kimsenin kalbini kırmayın. En yüce Efendi, alçak gönüllü olandır. En sadık köle, Efendisini yüceltendir. Her ikisi daima eşittir. Bu eşitlik doğru BDSM’dir ve güzellikler yaratır çünkü her iki taraftan çok derin sevgi ve saygı istiyor. BDSM’i sadece macera, para karşılığı bir Pro Dom ile veya yüzeysel de yaşasanız aynısı geçerlidir çünkü BDSM saygının ve sevginin özünden doğan bir güçtür. Ve arkasından güzellikler getiriyor…
mesela köle Elif BLOG projesini
Sizin gibi asil bir insanın şanındandır tevazu.
Ben sizinle gördüğümü ve yaşadıklarımı biliyorum Efendim. Ve hepsi benzersiz güzellikte olan anlar. Zaman geçtikçe daha büyüleyici oluyor. Aklım, mantığım ve kalbimle tüm sözlerimin arkasındayım. Değerinizi bilmek istiyorum. Kıymetinizi iyice idrak etmek istiyorum. Her daim varlığınıza şükretmek istiyorum. Her günün önemi sizinle bambaşka. Size yönelik tüm övgüler az bile. Siz gücünüzü sevgiden alıyorsunuz. Üzerimdeki hakimiyetiniz ve size olan bağlılığım haddi, hududu, arşı aştı. Her şey hayal ötesi. Sizin köleniz olmak mutluluk ve gurur kaynağım Efendim.
Çok etkileyici, arayışta olanlara ilham, köle sahiplerine bilgilendirici, kölelere ise büyük dersler…
selam isimim önemli değil çok da önemli bir insan değilim orta şekerli biriyim.bir kadına olan aşırı duygularım özelliklede aşkın karşılıksız oluşun da ve bir dönem madde kullanımım olduğudan biraz da e malum türkiye toprakları dayakla büyüdüğümüzden kadınlara karşı çok farklı duygularım oluştu özelliklede güzel hanım efendilere…hayal ya sasısal lotadan para çıksa hiç düşünmeden en son bana sahibelik yapan kadını buluur ve bütün varlığımla onun olurdum.ben biraz uç noktalarda gezen bir insanım…sabah kahvaltısını hazırlar ayaklarının dibinde onun ayaklarına masaj yapar sonrada onun keyfini gtirebilmek için onun her istediğini yerine getirirdim….ama parasızlık bazen her şeyi tam tersine çeviriyor sadece hayalde kalıyor…sürekliliği olmuyor…çalışdığım iş en alt tabakadadır….çöpçüyüm…istanbulda hastanede tıbbı sekreterlik ve veri giriş elemanlığı da yaptım…beyin cerrahisi doktoru beni gördüğünde jigolomusun sen dedi yok dedim yapsana dedi yapmam dedim…halende bir yanım yapmakla yapmamak arasında kayboldum gittim…şimdi istanbuldan hiç geri dönmeseydim diyorum…aşıkk olduğum kızın yanında topuğuna beni bağlayacak şekilde ve sadece kadınların göreceği şekilde bir kölesi olmak isterdim…çoraplarının arasında yaşamak…ne diyeyim hammır jiple gece gecerken o araba koltuğunda ben de bacaklarının arasında ona sakso çekip keyfini yerine getirmek isterdim…tabi bir de edep ve adap var bunların arasında da sıkışınca bazı şeylerin olamayacağını anladım…
Köle elif sayfası herkesin beğendiği blog sayfası ve sizleride düşünüp tanişma bölümü var burada yazanlar bilgili veya bilgisiz bilemem ancak kölelik iki bacak arasında değildir efendilik hiç değildir.
İnsanlarla görüşüyor olmanız bu sayfa aracılığı nekadar teşekkür etseniz sizler az bile kölelik sex değildir kölelik hakarete uğramak değildir fantazi olarak görüyor olabilirsiniz ancak d/s ilişkisi bu değil kendinizi geliştirin unutmayınki kölelerde normal bir insandır. Onlaeı tehdit edip hakaret edemezsiniz lütfen ama lütfen doğru insanlarla olun. Size yaklaştığı vakit kendinizi daima kendinizi koruyun sadece doğru insana teslim edin kendinizi… Unutmayın
Bir köle
Bazen aciz bir oyuncak
Bazrn aşağılık bir orospu bazende ilgiye aç bir kedi
Ama sonunda o bir insan özel bir insan onlar çok değerşi ilk önce bunu gösterin temeli olmayan bina erken çöker
Benim üstümde katkısı olan herşeyiyle mükemmel anlatmaya kelimeler yetmez hayali Efendim siz iyiki varsınız turkıyede hatta dünyadaki en iyi insan en iyi Efendi sizsiniz siz çok özel ve değerlisiniz
Gerçekten harika bir sayfa olmuş, zevkle ve beğenerek takip ediyorum. Uzun bir süre genç bir kadın kölem ve tek seferlik başka kölem de oldu ama nedense asla tam bir güven oluşamadı aramızda..Ben şimdi sizin sayfanızdan, aramızda tam manasıyla güven bağı oluşacak, bana hizmet etmekten gurur duyup zevk alacak ve en önemlisi de bana hizmet ederken köle olduğunu hissedecek bir kadını, burada sizin sayfanızda bulacağıma inanıyorum.. https://www.facebook.com/serhat.suzi.94
Rastgele elime geçen çanta askısıyla aklıma falaka gelmesi tesadüf değil. Tabanlarım kaşınıyor galiba ☺️
?
Videoların devamı gelecek mi
Allah başka dert vermesin. Biz devamlı üretiyoruz, karşılıksız, sadece sizin yorumlarınızı bekliyoruz beklersek, keşke istekler kadar yorumlar da alsaydık. İlginiz için teşekkürler.
Doğum günün kutlu olsun Elif. Güzel paylaşım
Teşekkür ederim.
Bugün 32. yaşımın ilk günü. köle Elif ise 2 yaşında.
Mum ışığında bir kutlama hayal ediyorum. Hayır, öyle romantik bir şey değil. Dibine kadar gerçek, son damlasına kadar acı ve hayat dolu. Tabanlarımın yavaşça ısındığında beni parmak uçlarıma kaldırıp ayağımı yerden kesecek bir doğum günü kutlaması.
İnim inim inleten spank, tabanlarıma vuruldukça beynimi kaynatan bir falaka. Sadece 32 defa falakaya çekilsem keşke. 32 kamçı darbesi, 32 sopa, 32 at kamçısı, 32 kemer ve 32 kablo darbesi. Efendim bedenime 32 kalıcı izimi işlese. Gururla taşırım. Ah ettiğim ve gözyaşı döktüğüm tüm çizgilerime aynanın karşında geçtiğimde hevesle ve tebessümle bakarım.
32 mandalı dilime, memelerime ve amımda paylaştırsa Efendim. Her biri sopa darbesiyle çığlığım eşliğinde etrafa ok gibi fırlasa adeta.
Ya da!
Konuşsa benimle Efendim, ben de büyülenmiş bir şekilde dinlesem. Eksiklerimi ve yanlış öğretileri unutturan cümleler kursa. Salt acı ve ağrılardan ibaret olmayan eğitimlerden nasiplendirse tekrar ve yeniden. Elinin ağırlığını tattırdığı kadar, gönlünün güzelliği ve büyüklüğü ile kuşatsa her zamanki gibi. Kaba yanlarım incelik öğrense, soğuk ve sert ruhumu vicdana getirmeye devam etse.
Yalnızca vakit girdiği andan itibaren çıkana dek ayağının dibinde köpek gibi yatsam.Çorabını koklasam, ayağını öpsem, yalasam. Gün boyunca nefes almadan veya sessizce ama Efendim’in yanında var olmanın verdiği huzur ve mutluluk ile kutlama yapsak Efendim ile birlikte.
Boşa geçen yıllar diye faydasız hüzne boğulmak anlamsız. 30 yılın mucizesi Efendim tarafından köle kabul edilmek. Herhangi biriyken, hisseden ve iz bırakan bir yaşam sürmemi sağlayan Efendim’e sonsuz teşekkür ederim.
Yolunun devamı hep heyecan katsın, acı versin, zevk yaşatsın, seni geliştirsin.
Efendim, çok teşekkür ederim. Benim için dileklerinizin sizinle gerçekleşmesi de benim dileğimdir. Her şey sizinle bir başka değerli.
Geçmişte olsa mutlu yıllar dilerim..
Hiç önemli değil. Mesajınıza mutlu oldum. Teşekkür ederim.
Tecrübe.. Sadece fantazileri olan kölenin ihanetinden.. Ceza almak için kapıları tırmalamasından ve kendini yargılayıp üst seviyeden tekrar hatta daha hazır ,üstüne üstlük Tamamiyle ait olan başka bir kölemin gelişini .. Cesurca yürüyüşlerimin , ihanetin içinde daha fazlalık taşıyan cezaların tanışmasının izlenmesi.. Simdi sadece bir izleyici olan eski kölem.. Değerli bir sahip oluşumu her defasında o ezik yüzünde izlediğim.. Değerli bir sahip oluşumu her defasında kölemin mutluluk dolu yüzünde gördüğüm.. Zamana ihtiyacım var hala.. Ama bildiklerimden ve dokunuşlarımdan fazlası da var.. İşte bu sahiplik hissi.. Kölemin itaatini gösteren.. Belki hoşa gitmez bazılarında .. Erkekçe bu egomu seviyorum…
Çok güzel bir bölüm hisler evet duygular,duygu,duygusallık kelime olarak var olup kendimize kendimizi sakladığımız bazen dışa bazen içe vurduğumuz bazen bize iyi hissettiren bazen parçalanmış ama ne olursa olsun yine de yaşamın itici güçlerinden bir tanesidir.Deniz de ki dalga gibidirler gelmesini engelleyemezsiniz ama hangisin de sörf yapacağınızı seçebilirsiniz demiş “jonatan martens”Hepimizin zamanın da tanıştığı o his gerek submissive gerek dominant olarak hissettiren ve öğrenmeyi araştırmayı teşvik eden bununla yükselmeyi dima olarak ruh olarak gerek şüphe uyandıran gerek ise saygı duyduran o hisler bizi belki de bu site de topladı.O zaman bu duygularımızı empati yeteneğinizi de geliştirerek kullanma temenni ediyorum herkese hepimiz insanız sevgi en başın da gelen her şeyin başında olan yegane his diyorum ve “Hiç kimse rızanız olmadan sizi aşağılayamaz.”Diyen eleanor roosevelt’i tebrik ederek bir bdsm terimi ile kapatıyorum.SSC..:)
Cidden çok güzel bir sayfa olmuş baya beğenerek takip ediyorum.Kısa süreli sanal kölelerim oldu ama nedense asla tam bir güven oluşamadı aramızda.Ben nedense sizin sayfanızda aramızda tam manasıyla güven bağı olucak, bana hizmet etmekten gurur duyup zevk alıcak,ve en önemlisi de bana hizmet ederken köle olduğunu hissedicek kadın burda sizin sayfanızda bulucağıma inanıyorum.
keske efendiniz size birdaha topuklu ayakkabı yalama gorevi verse
Neden bazen sahip olma isteği belirir?
Kadın Egemenliği favorim ancak bir kaç kez denediğim sahiplik sayesinde o duyguyu da yaşadım.
Master/Sahip olmak.
Neler yaptım? Karşımdaki neler hissetti? Neden hoşuma gitti? Peki ya cinsellik?
Canını yaktım evet ama fazla fiziksel acı vermedim.
Belli bir pozisyonda bekleterek sahibine nasıl hitap etmesi gerektiğini hatırlattım. Bu konu önemli. Karşısındaki bir arkadaşı değil.
Sonrasında, yerinin ve değerinin ne olduğunu anlatarak dozu artırdım. Sesimi hiç yükseltmedim ve ağzımdan küfür tarzı kelimeler çıkmadı. Buna rağmen çekindiği belliydi. Bütün bunları konuşurken önümde diz çökmüş olarak duruyordu ve tabii ki tasması takılıydı. Çıplak olması ise onu daha da güçsüz kılıyordu.
Rollerin ardından serbest bir konuşma yaptık. Verdiği karşılıklar oldukça hoşuma gitti.
Genel olarak “Çok kötü bir duyguydu, hiç bu kadar aşağılanmamıştım ve iliklerime kadar köleliği hissettim.” dedi.
Bildiklerimi, başkasına öğretmek yerine uygulamak ve bu gücü hissetmek oldukça iyi bir deneyimdi. Cinsellikten sonraki duygu bile farklı bir boyuta taşınmıştı.
NEDEN ?
Psikolojik açıklamalara giremem. Bazen neden sorusunun tatmin edici bir cevabı yoktur. Sadece hissedersiniz. (Aslında tatmin edici bir cevap 🙂
Bu söyleyeceklerim kafa karıştırıcı ama size bir sır vereyim.
Köle konumunda iken hisleriniz tavan yapıyor, fakat yaşanan cinselliğin ardından kölelik duygusu bir süreliğine kayboluyor, hatta düşünceleriniz kendinize bile mantıklı gelmiyor. Sahiplikteki cinsellikten sonra ise, sahiplik duygusu aynen devam ediyor. Neden mi? Gerçekten bilmiyorum 🙂
NOT: Bir sahibe veya sahip cinsellik yaşayacak diye bir kural yoktur. Bu, üzerinde önceden konuşulmuş ve genelde sahip olan tarafa bağlı olan bir durumdur. Örnek vermek gerekirse; bazı sahibelerin sadece ev işleri için kullandıkları köleler vardır.
Bir sahibe (veya sahip) kimdir?
Acı verir ama zarar vermez.
Tutsak eder ama rezil etmez.
Kendine bağlar ama hayattan da koparmaz.
O zaman bugün biraz acıdan bahsedelim.
Her yapılan yanlış için cezaya belli bir sayı ekliyordu sahibem.
Söylerken rakamlar küçük gibiydi.
Ödeme günü geldiğinde ise kocaman bir ürperti.
Üstelik aralıksız vurduğunda acı katlanıyordu.
Bir çok kez öyle bir bağlıyordu ki kurtulmanız imkansız.
Bağlanmak iyidir inanın bana. İnsanı yapmaması gerekenler konusunda sınırlar.
Komik anlar da yaşanıyordu elbet.
Tam üzerinizde kırbacın şakladığı sırada telefonun çalması ve annesiyle hafif çekişmeli konuşmaları.
Size düşen, sabırla beklemek.
Kim bilir? belki cezanın bir kısmını affeder, belki çözer ve belki kahvesinin hazırlanmasını emreder.
Tüm bunlar bittiğinde artık biraz daha iyi bir kölesinizdir. Elbette ki almanız gereken daha çok ceza var. Bütün bu cezalar içinde iyilik barındırır. Neden mi? Çünkü Sahibinize karşı nasıl davranılmasını gerektiğini öğretirler.
Unutmayın; cezalar birer araç, Ona layık olmak ise amaçtır.
Teşekkür ederim. Paylaşımlarıma devam etmeye çalışacağım. Bunu, takipçileri sıkmadan küçük yazılar şeklinde ve hem yaşadıklarım hem okuduklarımı harmanlayarak, bazen de içine yararlı bilgiler koyarak yapacağım. Ayrıca Kendi projem için ise düşünüp taşınmam lazım. Biliyorsunuz bir şeye başlamaktan daha önemlisi onu devam ettirebilmektir. Sağlıcakla kalın.
Kafes: Bir sınırlandırma mı? yoksa özgürlük mü?
KAFES SEÇİMİ: Kafeslerin boyutu disiplin için kullanılan küçük den, günlerce kullanılabilecek ayakta durulabilecek ve içinde tuvaleti olan hücrelere kadar değişebilir. Küçük kafesler genelde kısa süreli cezalar için kullanılır. Hücreler ise sahibenin uzun bir süre olmayacağı durumlarda kullanılabilir. Buna örnek olarak sahibenin tatile gitmesi gösterilebilir.
Ev için 2 güne kadar kullanılabilecek kafesler ise kölenin dizini bükmeyeceği kadar uzun olmalıdır. Yüksekliği ise yarım metreden kölenin oturabileceği boyuta kadar değişebilir. Bu kafes, eve gelen meraklı misafirlerden saklanmak amacıyla, yatak altına veya bir gömme dolap içine gizlenebilir. Kafesin en dış kapısı standart bir kapak görünümünde, içerisindeki kapısı ise parmaklık şeklinde olmalıdır.
GÜVENLİK: Acil durumlarda kölenin çıkmasını sağlamak maksadıyla bazı önlemler alınmalıdır. Bunlar yangın, deprem gibi gibi acil ve açıklanabilir durumları kapsar. Ancak köle bu şekilde çıktığı zaman bunun kolayca anlaşılabilir olması gerekir. Örneğin kafes parmaklığının ahşap olup kırılabilmesi, veya kilidin numara kontrollü bir plastikten oluşması gibi.
3 ÖNEMLİ AN:
İlki: Sahibenin sizi kapatıp evden çıkmasıdır. Son hazırlıklar yapılır. Sahibe, evden çıkmadan önce kafesin yanına yeteri kadar su, bir kaç bisküvi ve tuvalet ihtiyacı işin bir şişe bırakır. Her şey hazır olduğunda sahibe köleyi kafese kilitler, son konuşmasını yapar ve oradan ayrılır. Dış kapının kilit sesi ve uzaklaşan ayak sesleri ile bekleme başlar. Heyecan en üst noktadan standart bir seviyeye iner.
İkincisi: Beklemektir. Burada belli kurallar vardır. Kölenin sahibesini düşünmekten başka görevi yoktur. Telefon sahibe tarafından komple yasaklanacağı gibi sadece internet kapatılıp, gelen çağrılara cevap verilmesi uygun görülebilir. Bazen sahibenin dönüş saatti bellidir ama bazen (örneğin arkadaşlarıyla eğlenmeye gittiği zaman) bu vakit tahmin edilemez.
Üçüncüsü: Sahibenin dönüşüdür. Köle, anahtar sesini duyar duymaz pozisyonunu alır. Bu anın heyecanı da çok fazladır. Sahibenin gelir gelmez köleyle ilgilenmek gibi bir görevi yoktur. Sahibe direkt olarak kafesi açabilir ancak bazen açmaz ve bu durum bir süre daha devam eder. Kölenin acil bir durumu var ise konuşmak için önce izin istemelidir.
Kafes, heyecanın hiç bitmediği bir zaman aralığıdır.
Saygıdeğer helot,
ben yazınızı ilk okuduğum günden beri, hayran kaldım. Kusura bakmayın lütfen, ancak yorum yazabiliyorum ama günlerim çok yoğun geçiyor.
Öncelikle güvenle başlayıp, sonra ayrıntılara girmeniz ve ardından heyecanı madde madde anlatmanız, insanı olayın içinde hissettiriyor. Başka bir seviye ile kalite kattınız blog sitemize. Güzel paylaşımınızla onurlandırdınız bizleri adeta. Umarım bizimle daha çok bu seviyede paylaşımlar yaparsınız. Ben birkaç kez okumadan doyamıyorum açıkçası.
Tavsiyemse, mutlaka sizde bir blog sitesi açın bence. Belki de yayındadır ama biz bilmiyoruz.
Eliniz, gönlünüz dert görmesin.
Saygılarımla
Parox Dark
Bu yorum beni hem mutlu hem de motive etti. Zaten hemen bir yazı daha kaleme aldım. Blog sitem yok ama kim bilir belki o işe de eğilirim veya twitterdan paylaşım yaparım. Değerli yorumunuzdan dolayı çok teşekkür ederim.
Twitter da fazla kapsamlı paylaşım olmadığı kadarıyla zamanla paylaşımlar yok oluyor. Ama sitenizde olsa, hep ulaşılır ve sizin yeriniz olur. Twitter da ayrıca tanıtım yaparsınız. Eğer böyle bir girişim için destek gerekirse lütfen çekinmeden bana haber verin, ben elimden gelen desteği veririm.
Ruby Tuesday
https://www.youtube.com/watch?v=9alAuYr2g_8
Yakut Salı
Nereden geldiğini asla söylemeyecekti
Dün gitmişse önemli değil
Güneş parlarken
ya da en karanlık gecede
Kimse bilmez
o gelir ve gider
Güle güle, yakut salı
Kim sana bir isim verebilir ki
Her yeni günle birlikte değiştiğinde
Hala seni özlüyor olacağım
Neden bu kadar özgür olmaya ihtiyacı olduğunu sorgulama
Tek yolun bu olduğunu söyleyecektir sana
Zincirlenemiyor işte
Hiçbir şeyin kazanılmadığı bir hayata
Ve hiçbir şeyin kaybedilmediği
Böyle bir bedelle
Güle güle, yakut salı
Kim sana bir isim verebilir ki
Her yeni günle birlikte değiştiğinde
Hala seni özlüyor olacağım
Kaybedilecek zaman yok, dediğini duydum onun
Hayallerini kayıp gitmeden önce yakala
Sürekli ölüyorsun
Hayallerini kaybediyorsun
Ve
Aklını kaybedeceksin
Hayat acımasız değil mi?
Güle güle, yakut salı
Kim sana bir isim verebilir ki
Her yeni günle birlikte değiştiğinde
Hala seni özlüyor olacağım
Güle güle, yakut salı
Kim sana bir isim verebilir ki
Her yeni günle birlikte değiştiğinde
Hala seni özlüyor olacağım
https://lyricstranslate.com/tr/ruby-tuesday-yakut-sal%C4%B1.html
Bu parçayı aslen Rolling Stones grubu seslendiriyor ama ben şahsen Melanie Safka’nın yorumunu daha çok seviyorum. Ama kimden olursa olsun duygularımızı yaşayalım ve onları yaşatan sanat eserlerini bizler yaşatalım. Paylaştığımız hisler mutlaka başkalarına da tanıdık gelecektir.
Sevgili günlük… Ayrıca neden sevgili günlük! Neden cansız bir defteri, bir nesneyi insansı özellikler yükleyerek sevincimizi, üzüntümüzü, sırrımızı veya dileklerimizi paylaşırız? Bize hiçbir öneri ve nasihat veremeyeceği halde! Üstelik etrafımızda kanlı canlı insanlar varken. Güven meselesi değil mi? Bir de yargılanma endişesi…Peki, biz ne kadar güveniliriz?
Benim buraya geliş amacım farklıydı. Neler yazdım!
Uzun zamandır elimde olmayan sebeplerden dolayı… Sebeplerin canı cehenneme. Kesinlikle suçluyum. Ertelediğim görevlerimi yerine getirememiştim. Dün akşam Efendim’den aldığım mesajlar, büyük harflerle yazılmış bazı noktalar beni fazlasıyla mahçup etti ve korkuttu. Virüse rağmen gitmekten çekinmediğim ve yoğun bir şekilde çalıştığım işimden rapor alarak emirleri yerine getirmek üzere evdeyim…
Ben kendi başıma hiçbir şey değilim. Efendim’in yola getirmesiyle varlığım anlam kazanıyor.
Canım kölem, ben sana kızarım, seni cezalandırırım ve dilersem, affederim. Gönlünü rahat tut. Yaşadıkların bir gelişimin zorlukları. Sen Efendine saygısızlık mı yaptın, yalan mı söyledin, karşı mı geldin? Haşa! Sen Efendini daima gururlandıran bir kölesin. Ama bu demek değildir ki, ben eğitimini ile gelişimini daha hafif geliştireyim diye. En büyük ihmallerde ve sıkıntılarda bile karşıma çıkıyor ve olacak her şeye boyun eğiyorsun. İşte benim senden daima ve her zaman istediğim budur. Sana anlam verense, senin itaatinden güç alan kişidir.
Efendim, benim için sarf ettiğiniz her kelime her harf için ayaklarınızın altından öpmek istiyorum. Çok teşekkür ederim Efendim.
Hatalarım karşınızda yüzümü kızartıyor. Beni utandırıyor. Ancak, bunun da anlamı ve değeri var. Her şeyin en doğrusunu ve en güzelini sizden öğreniyorum. kölenizi mücevher gibi işliyorsunuz ve devamlı yeniliyorsunuz.
köleniz başardığında hakkını fazlasıyla veriyor ve tökezlediğinde de yine en büyük ve tek elinden tutan kişi siz oluyorsunuz Efendim. Her koşulda bana sahip çıkıyorsunuz. Eşiğinize gelip emrinizi hakkımdaki tüm hükümleri bekliyorum. Çünkü, bu köpek olması gereken yeri iyi öğrendi Efendim.
çok daha fazla köle videoları gelsin türkiyenin bdsm videolarına ihtiyacı var
Sitenizi ve sizleri ilk defa bugün keşfettim ve geç kaldığım için özürdilerim bende kendime bir köle arıyorum sosyal medya da VS dile getiriyorum ama pek yanaşan olmuyor umarım bir gün bende köleme kavuşurum
Bence de gelsin. Bizim o kadar çok Türkçe BDSM videoları mevcut ve geçmişe bakılırsa baya başka insanlarda video çalışmaları yaptılar. Ama bizde üretmenin gerilemesi ve gerçek bir BDSM kültürü gelişmemenin ana nedeni tüketici olmamızdan ama üretici olmamamızdan kaynaklanıyor. Ayrıca bizdeki tüketim mantığı karşılıksız olmasından yana. Bundan dolayı onca Sahibeler, köleler ve yapımcılar projelerini durdurdular.
Ve açık konuşmak lazımsa, bizi kurtaran yine yurt dışı insanları. Onlar bizim yapımları satın almasalardı, biz bu kadar video üretemezdik. Birde sağ olsunlar, tek tük hayranımız bir iki videomuzu alıyorlar.
Her şeyin bir bedeli vardır. Yanlış anlamayın lütfen, lafım size değil. Ben burada genel sorunu dile getiriyorum.
kendimi bildim bileli fetişistim ve hormonal bir durumdan ziyade doğuştan bi durum olduğu kanısındayım.3 yaşıma kadar hatırlıyorum o zamandan beri ayaklar ilgimi çekiyor. lise zamanlarımda 2 senelik bi ilişkimde ufak kaçamaklar yaşadım sevgilimle sağolsun yardımcı oldu bu konuda. Fakat şu an ilişkim yok uzun zamandır. Kölelikten ziyade daha romantik bi fetiş tarzım var. Küçükken çok utanırdım sadece ben böyleyim sanardım ama şimdi çok normal bir durum olduğunu biliyorum ve mutluyum. Elif hanım cesaretinizden dolayı sizi tebrik ederim.
Açık sözlü paylaşımınız için teşekkür ederim. Bu şekilde BDSM sadece sert ceza değil, fetişizme ve inceliklere de yer verdiğini gösteriyorsunuz. Gönülden dilerim ki, tekrar tutkularınıza destek olacak iyi bir insan karşınıza çıkar.
Siz, bana neler yaptınız… Benim için neler yaptınız… Neler hissettirdiniz… Kalabalığın arasında silik bir görüntüde ve kişilikte iken, birçok kişinin bakışlarını üzerime çektiniz. Bana, benim gibi birine “örnek köle ve cesur” dedirttiniz. Kendimi seven bir insan oldum sayenizde. Ben çöptüm. Siz benim kirimi pasımı temizlediniz. Ben içini dolduramadığım duyguların, anlamını bilmediğim hislerin dünyasına girmeye çalışırken, siz düşünü kuramayacağım zamanlar yaşattınız. Ya görmeseydiniz! Ya tenezzül etmeseydiniz! Benim gibisini çok tanımışken, ben sizi tanıyamasaydım! Hayatımdaki herkesten çok, siz emek verdiniz bana. İtaatimin hangi derecesi hakkınızı ödeyebilir ki… Günlükteki beden bana ait evet ama oradaki köle ruhunu siz yarattınız. Ben köleliği, soğuk ve sert emirleri ezik bir kadının yerine getirmesinden öte bir şey değil sanıyordum. Siz bana dünyadaki tek kadın olduğum motivasyonunu sağladınız. Ben size bilinçli bir şekilde itaat etmiyorum. Yani bu irademin dışında. Bedenime, ruhuma ve aklıma en gerçekçi haliyle hükmediyorsunuz. Günlük, bir köle gelişim arşivi özelliği ile başlayıp, birçok benzer duyguları olan insanları bir araya topladı. köleler her Efendi’yim diyene inanıp tuzağa düşme tehlikesine karşı bir uyarı. Efendi’lik/Sahibe’lik yolunun başındaki kişilere de bir rehber niteliğinde. Dönüp kendime bakma şansım var ve değişimime şaşırıyorum. Çünkü, benim kendi başıma ya da başka bir Efendi ile başarabileceğim şeyler değil bu olanlar. Her şey sizinle başladı ve gelişti. Bugünlerde “YouTube Kanalı’ ile kölenizi farklı bir platforma taşıyorsunuz. Bu çok büyük güven ve değer göstergesidir. Ben ne söylesem ne yapsam bilemiyorum. Değerinizi biliyorum Efendim emin olun. Sadece siz kadar güzelliklerin hakkını vermekte acizim. Mazur görmenizi diliyorum Efendim. Aslında direkt mesaj yazmak istemiştim. Ama zaten tüm yollarım size çıkıyor. Her şey için teşekkür ederim Efendim. İyi ki varsınız Efendim.
Antalyadan selam bir bayanın kolesi olmak istiyorum
Elif’in gelecek yazısını gördükçe her nedense bu parçayı dinlemek geliyor içimden 😈 Neden diye soracak olursanız, biraz bekleyin ve yayına geçince yazıyı okuyun. Beni anlayanlar olacaktır diye düşünüyorum 😉
https://www.youtube.com/watch?v=otna9Pe3jWg
Merhaba hepinize iyi akşamlar dilerim
Merhaba ve teşekkürler, bende sana iyi akşamlar (geceler 🙂 ) dilerim.
Merhaba..Bir kadın gibi giyinip bir kadına kölelik yapmayı çok istiyorum…
Sizinle geçen günlere şükürler olsun. Yaşattığınız her an için çok teşekkür ederim Efendim. Yanınızdan döneli biraz zaman geçti. Heyecanı ve etkisi hiç azalmıyor. Bu gece teslim etmem gereken yazımla ilgilenirken düşenmekten alıyamıyorum kendimi ve ilerleme kaydedemiyorum. Sol göğsümün altında bir kuş, kanatlarını kıracak kadar şiddetli çırpıyor. Her görev, sopa ve cezalar gönlüme bahar getiriyor. İçim içime sığamadı. Buraya taştım Efendim. Siz Birtanesiniz…
Merhaba masterdapain bu işi mükemmel yapıyorsun ve videolarını zevkle izliyorum ve satın alıyorum sana küçük tavsiyem olsun bence Classic falakaya yatırırken Elif’i ellerini arkadan kelepçelesen nasıl olur ve biraz daha uzun tutarsan videoları harika olur
Öneriniz ve güzel sözleriniz için teşekkür ederim. Zamanla dediğiniz şekilde de Elif falakaya çekilecek. Ama ne zaman olur, şu an bilemem.
Vomit kolesi oldum bir hanımefendiye, inanılmaz bir deneyimdi, umarım bir gün yaşama şansınız olur
Başkalarına zarar vermedikçe ve kölenin sağlığı zedelenmeyecekse, her uygulamaya saygım vardır. Kendi zevkim için kesin diyebilirim ki, vomit benim uygulayacağım bir yöntem değildir. Ben istifra etmeyi sevmediğim için bunun üzerine bir uygulama yapmayı düşünemiyorum. Belki kölemin istifra edeceği bir durum olabilir ama bu bilinçli bir vomit uygulaması kesinlikle olamaz. Tabi zevkinize saygım var ve gönülden dilediğiniz tüm BDSM düşlerinizin gerçek olmasını dilerim. Ayrıca buraya BDSM içinde nadir dile getirilen bir uygulamayı gündeme getirdiğiniz için teşekkür ederim.
köle elif zevkdaşım kurbann olurum sana bi mesaj yorum yapmıştım ama yayınlanmadı acaba suçi lisanmı ettik etiysek cahiliğimizdedir özürdilerim nacizane bi yorumdur bizimki
Estağfurullah… Bioenerji nicki ile 3 yorumunuz günlükte mevcut. İkisi bu sayfada, biri de, ‘ Hülya’ nın Ayakkabıları” adlı paylaşımın içerisinde. Başka yorumunuz var mıydı? Çok aykırı bir şey yazılmadığı taktirde yayınlanmama gibi durum söz konusu değil. Takipçilerimizin yorumlarını okurken, sizdeki yansımamızı ve etkisini öğreniyoruz. Bu karşılıklı etkileşimden mahrum bırakmak ve kalmak istemeyiz. Günlüğün çizgisi doğrultusunda olmak kaydıyla kapımız herkese açıktır. İlginize teşekkür ederim.
Kim içindeki hisleri fırtınaya dünmeden yaşamışsa tebrik eder saygılarımı sunarım mahali baskı bizim ölkede ve aslında fetişist bizim ölkede çok fazla çönkü benim mesleğim gereği itiraflar sonucu anlıyoruz hayal dünyamız çok fazla geniş fantastik duygulara sahip olduğundan sanal dünyada kendimize köle sahip yada sahibe ve saire nice his algılarımızı rahatça izleyerek tatmin olup yaşıyoruz ve korkuyoruz açılmaktan tanışmaktan gazi mustafa kemal atatürk gibi biri çıkmalı ve alt yapıyı oluşturmalı ve kazanmalı inancım şudurki eğer radyo devam etseydi insanlar daha çok iletişim halinde olurdu ben radyo sayesinde 11 kişiyle tanıştım 3 ile gürüşüp yaşıyorum tüm dileklerimi ve yaşatıyorum işte devametseydi seminer tanışma buluşma olacaktı ilk belki 3 yada 5 olurdu ama zamanla çılgın sayıya çıkardı evet bende ayak alamayı üpmeyi okşamayı ve süzlü aşağlanmayı çok seviyorum hoşça kalın
Merhaba
Güzel çirkin her yaş kadın ayaklarına hayranım
30 yaşındayım hayatımda hiç bir kadin ile ayak fetiş yaşamadım
Bu anı sabırsızlık la bekliyorum
Sayfanızı beğeni ile takip ediyorum.
Burada bir sohbet sayfası kurmak mümkün mü sizin için
Merhaba ve hoş geldiniz. Gönülden içinizden gelen tutkuların gerçek olmasını dilerim. Biz buna ancak bizim paylaşımlar ile yorumların içinde yapılan muhabbetlerle vesile olabiliyoruz. Bunun dışında sitenin içinde chat, forum ve diğer iletişim imkanları amacımızı açar. Bu tür imkanlar tarihte daima Türk BDSM ve Fetiş sitelerine zarar vermiştir. Belki bir gün Faneti (www.faneti.com) projemizi yeniden canlandırırsak, böyle imkanlar olabilir.
Lakin Elif’in blog sitesi sadece bir günlük websitesidir ama bu sadelik belki gösterili olmaktan daha etkilidir. Size bir online iletişim imkanı hayatın içinde ki olan imkanlara yanaşamaz bile.
Siteyi yeni keşfettim. Gerçekten başarılı. Bir köle olarak benimde yaşadığım güzel deneyimlerim oldu. İşin tuhafı en iyi masterlar’ın Kölelerden çıkmasıdır. Nedeni karşı tarafı nasıl kontrol edeceğini bilmesidir çünkü kendi de öyle kontrol edilmek ister 🙂 Kölelikten Masterlığa geçiş yapabilirim ilk yapacağım şey köleme.. Ellerini kollarını bağlayıp meme uçlarını buzla uyuşturup ikisini birden dikmek olacaktır. Bunu yapmak gerçekten isterdim. Arkada şu parça eşliğinde tabiki..
https://www.youtube.com/watch?v=VPeP5dBdKwE
Meme uçlarını birbirine dikmenin tıbben sonuçlarından şüpheliyim. Manen yıkıcı olacağına eminim de.
Evet, Master lık biraz sertlik barındırır. Fakat, bu fazla uç bir hayal değil mi?
Harikasınız. Benim de kısa süreli sanal sahiplerim oldu. Güvenebileceğim bir sahip bulmak çok zordu. Gerçek hayattaki kimliğimi korumak için karşılarına videolu görüşmede çırılçıplak ama maske ile çıktım. Gerdanıma Rujla sahibimin köpeği olduğumu (Ahmet”in köpeği gibi) yazıp, bütün talimatlarını yerine getirdim. Bunlar şöyleydi: Amımı tuzladıktan sonra tokatlarken her tokatta “Teşekkür ederim efendi Ahmet” dedim. Efendime secde edip, her secdede tanrım Ahmet sana şükürler olsun dedim. Memelerimde 4_5 saat mandal bekletip canlı videoda mandalları inleye inleye çıkarttım. Canlıda memelerimi kızartana kadar cetvelle vurdum. Tüm bu talimatları yerine getirirken çok ama çok gurur duydum. Kendimi bir sokak köpeğinden daha değersiz hissettirmesi çok büyük bir mutluluktu benim için.
Tüm güzel paylaşımlarınız için teşekkür ederim
Merhabalar, nacizane bir bilgilendirme ve düzeltme yapmalıyım.
köleruhlukadın rumuzuna yönelik çok sayıda tanışma mesajı geliyor. Esasında bu alanda bizlerle yaşadığı deneyimi ve hislerini paylaşmıştı. Fakat cesur ve çeşitli emirleri uygulama konusundaki cazibesi doğal olarak ilgilileri kendine çekiyor.
köleruhlukadın bu yorumunu yayınladığında, “Tanışma” bölümümüz henüz yoktu. Gelen yoğun istek üzerine Efendim böyle bir alan açtı. Dileyen taraflar kendilerini burada tanıtma ve kriterlerine uygun profillerle iletişime geçme şansına sahip olabilir. Her bölümü amacına yönelik kullanmamız yine bizlerin aradığı bilgiye daha rahat ulaşmamızı sağlar. Ayrıca, alan bütünlüğünü korumuş oluruz.
“Tanışma” bölümünü kullanan ve kullanacak olan misafirlerimize mutlu ve keyifli beraberlikler diliyorum.
ilginize teşekkürler.
merhaba, daha önce deneyimi olan bir sahibim. lafı çok uzatmayacağım sanal üzerinde tanışıp anlaşırsak bir ilişki sürdürmek isterim. yanıtınızı bekliyorum.
Sevgili Elif ve Efendisi gercekten acik olusunuz basli basina bir heyecan unsuru kole ruhlu biri icin. Keske yaninizda olup tum temizliklerinizi ben yapsam regliniz dahil. Size ait o muhtesem tatlari kokulari kaynagindan hissedip agzimda hissetmek nasil bir muhtesemlik Siz de bilirsiniz. Ben de bu konularda sinir koymayi sevmeyenlerdenim. Bir kadina kole olunca onun herseyiyle ilgilenip en kirli hallerinden bile keyif almak onu tatmin etmek tum gaye…
Samimi ve değerli görüşlerinizi günlüğümde bizimle paylaştığınız için teşekkür ederim. Dilerim bu hayallerinizi gerçeğe dönüştürmenizi sağlayacak bir Sahibe ile karşılaşırsınız. Nihayetinde ben de köleyim. Efendi’ye kendini adama hissi hem en duygusal yanımızdır, hem de en güçlü.
Köle ruhlu olmak çok güzel bi şey. Ama bunu içimde yaşamak, dışa vuramamak sanki en büyük cezamı çekiyorum aslında şimdiden… Erkek ya da kadın farketmiyor efendi benim için. Ben her zaman itaatkar olurum. Ama çevremde azcık da olsa tanınan biri olduğum için hiç cesaretim kalmadı… Ben yaşayamıyorum sen yaşa Elif Hanım benim yerime de 🙂
Siz, kabullenmişsiniz. Ve anladığım kadarıyla kendinize hakimsiniz. Bana şanslı gözüyle bakan kişilerin ben de iradesine hayranım.
Ben, kendimi kaybetmiştim. Benim kara sevdam köle olabilmekti. Gece gündüz, ayık ya da rüyada tek derdimdi. Umutsuzdum, mutsuzdum. Bazen kendimi koyveriyordum çaresizliğin karanlığına. Bazen aşırı istek ve enerji dolu oluyordum. Ne yapacağımı bilemediğimde yeniden bir çöküş vs… Bu döngü çok yoruyordu beni. Dengesizleşmiştim. Ne kadar bastırmaya çalıştıysam da, o kadar da ters etkisini yaşadım. Daha çok bağlandım… Efendim ile karşılaşmak hayatımın dönüm noktasıdır. Benim başarım demiyorum asla. köleliğim Efendim’in lütfudur kesinlikle. Sadece kendime, şartlarıma ve çevreme direndim. Cesarete gelince, kapalı kapılar ardında, maskeli videolarla ve binbir türlü sansürle tam cesaretten bahsedemem kendi adıma. Korktuğum aşikar. Gizli kaçak olup bitiyor çoğu şey. Tabi bu kendimi korumak, suistimallerden uzak olabilmek için şart. Çok isterdim kimselerden çekinmeden köleliğimi yaşamayı. Ama ne yazık ki, öyle anlayışlı ve güvenli bir ortam mümkün değil. Her şeye rağmen, bu kısıtlı ve baskıcı hayatın tam ortasında kölelikten geri duramadım. Moral vermek için hep derler ya, ‘Ben yaptıysam sen de yaparsın.’ diye. Şimdi ben bunu moral için yazmıyorum. Samimiyetle söylüyorum, birçok olumsuzlukla karşılaşmama rağmen, bana nasip olduysa siz ya da başka kişiler umudunuzu kaybetmeyin. Hayat şartları erteletebilir, yanlış kişi karşınıza çıkabilir ama sabır ve doğru an geldiğinde siz dahi karşı koyamamazsınız artık. Yaklaşık bir yıldır öyle şeyler yaşıyorum ki, hep tamam artık daha fazlası olmaz, şaşıracağım şey kalmadı diyorum. Bir sonraki gelişme aklımı başımdan alıyor. Mucizeler nadirdir ama insanlar içindir. Bizi bu çağda hatta bu günlük sayfasında denk getirip buluşturan kader, neyi esirger ki bizden… Efendim kabul etmemişken, köleliği hissedip yoksunluğundan doğan bir sancım vardı. Üzüldüğüm kadar tuhaf bir şekilde de heyecanlanıyordum. Beynimden ayaklarıma kadar bu dert ile hemhal olmak beni sarhoş ediyordu. Canlı olmak buydu işte, yaşıyordum şimdi emindim. köle yanım güçleniyordu. İstiyorsak değil, derdini çekiyorsak gerçektir duygular… İçinizde saklayın, koruyun ama vazgeçmeyin. Dilerim siz de kendi gerçeğinizi yaşayabilirsiniz…
elif gercekten yorumlarınız paylaşımlarınız cok guzel
Teşekkür ederim. Keyifli okumalar
Kolay gelsin yeni projeler bekliyoruz 🙂
https://www.youtube.com/watch?v=X_7zghWA6QY
Orijinalinden sonra en güzel yorum bence 😉
Merhaba eski dostum karanlık
Yine seninle konuşmaya geldim
çünkü usulca sürünen bir hayal
Ben uyurken tohumlarını bıraktı
Ve beynimde filizlenen hayal
Sükutun sesinde hala duruyor
Yalnız yürüdüğüm huzursuz rüyalarda
Parke taşlı dar sokaklarda
Sokak lambalarının ışığı altında
Yakamı soğuk ve kedere çevirdim
Gözlerim geceyi ayıran neon ışığının parıltısında delindiğinde
Ve sükutun sesine dokunduğunda
Ve gördüğüm çıplak ışık
On bin insan,belki daha fazlası
Ses çıkarmadan konuşan insanlar,
Dinlemeden duyan insanlar,
Seslerin olmadığı şarkılar yazan insanlar,
Ve kimse sükutun sessizliğini bozmaya cesaret edemez
‘Aptallar’ dedim ‘Siz bilmezsiniz sessizlik büyüyen bir kanser gibidir
Size öğretebileceğim sözleri duyun
Size ulaştırabileceğim kollarımı tutun’
Ama benim sözlerim sessizliği yağmur damlalarının düşüşü gibi severler ve sessizliğin kuyularında yankı yaparlar
Ve insanlar yarattıkları neon tanrının önünde diz çöküp dua ettiler
Ve işaret uyarısını öfkeyle belirtti
Kurduğu kelimelerle
Ve işaret dedi ki, ‘Peygamberlerin sözleri
metro duvarlarına ve kiralık salonlara yazılmıştır.’
Sükutun sessizliğinde fısıldadı
Suçlusunuz hepiniz… Efendi’sinden, Sahibe’sinden, kölelere ve Bdsm’in meraklılarına kadar hepiniz suçlunuz…
Hayır, saygısızlık değil sözlerim. Ne olurdu sesinizi daha gür çıkarabilseydiniz! Vebalı gibi saklanmasaydınız. Sanki, herkes dosdoğru mu yaşıyor? Yanlış bir şeye gönül verdiğinizi mi düşündüğünüz için sessizsiniz? Kim karar verdi bunların sakıncalı düşünceler olduğuna? Hapisdeki hırsızlar, katiller veya dolandırıcılar Bdsm’ciler mi? Nedir bu fısıltı? Kimsenin aklına gelmiyor mu, belki de toplum dediğimiz kalabalık ruhsuz? Onların normal olduğunun kanıtı nedir? Neye göre kime göre? Ya da kimseler bilmesin deyip kendinize saklayacak kadar bencil misiniz? Neden daha önce farkedemedim/farkettirilemedim. Birazcık sesiniz çıksaydı, yazılar çoğalsaydı, her haltın kitabı çıkarken bu konuda kısır kalınması çok saçma. Sonra diyoruz kimse bizi anlamıyor, kendimizi rahat ifade edebileceğimiz bir ortam yok diye. Ses yok, cisim yok ki varlığı kanıtlanabilinsin. Off… Durduk yere saçımı başımı yolasım geliyor, kötü hatırayı hatırlamış gibi üzülüyorum. Bir ağrıma dayanamıyor gibi kıvranıp ağlıyorum ansızın… Bir gün birileri de benden şikayetçi olacak ve beni suçlayacak. Neden daha ulaşılabilinir olmadım diye. Sadece kendi köşemde yaşamıyorum hayalimi. Ben, benden öncekiler kadar suçlu değilim. Çirkin ve zayıf bedenimle üstelik tüm çıplaklığımla ortadayım. Kendi sesimle ve ismimle. Eşim dostum beni tanıyıp suçlayacaksa, önce neden burada olduğunu ve fırsatı olsa neler yaşamak istediğini düşünsün. İkna olmazsa, bir kez de yüzyüze anlatayım her şeyi. Artık 7 den 70 e herkes internet imkanına sahip. Benim kadar kimse için geç değil. Abartısız benden 10/15 yaş küçükler bile Bdsm’i biliyor. Her şey çok başka olabilirdi kendi adıma. Ama bilinsin ki, elimle güç bela kapıyorum ağzımı. Her an dilimden dökülecek gibi ne olduğum ne hissettiğim. Şartlara göre köle olmak ağrıma gidiyor. Gün yüzü görmek istemiyorum. Çeşitli yiyecekler ve giyecekler mutlu etmiyor. Reddetmek istiyorum bana verilen kimliği, Elif’in tüm imkanlarını. (Akıllar karışmasın sıradan şartlara sahibim ama bunlar dahi lüks geliyor.) köle olmasaydım, tam olarak ne anlam taşıdığını bilemeden üzülecektim uzaktan uzağa. Şimdi ise, kimlikler ve roller fena karıştı. Misafir gidene dek emir/ceza alamamak, köle beni sakin tutmak zorunda kalmak… Kontrolü sağlamak ve isyan etmemek ne mümkün. Bu düşünceler nasıl da huzursuz edici. Ne buradaki köle Elif gerçek ben, ne de mevcut yaşantımdaki Elif benim… Nerden baksan tutarsızlık.
Yazdıklarımdan pişman değilim ama terbiyesizlik olarak görüyorsanız kusuruma bakmayın. Ağır gerçekler…
Edepsiz ve nankör kölenin hezeyanları… Bir utanç yazısı daha başka nasıl olabilirdi! Bu ayıbın büyüklüğünü çok geçmeden anladım. Lakin, burnum daha çok pisliğe bulansın. Onca zaman bu yazım yüzümden yüzüm kızardı, biraz daha kızarsın. Bir gün elbet, tükürdüğümü yalar bir yazı yazacağım. Pişman değilmişim! Öyle bitirmişim yazıyı…
Ne oldum ben? Kimim ki?
Hasta değilim, iyi de değilim.
Yaram yok, yaram var gibi canım acıyor.
Sebebi yok, ağlamak istiyorum. O kadar imkansız görmüşüm ki, köle yolunda ilerlediğimi hala idrak etmekte zorlanıyorum. Rüya gibi… İçine doğduğum şartlar şimdi o kadar rahatsız edici geliyor ki… Huzursuzum. Uyumsuzum. Küçük bir insanım ama içim içime sığmıyor. Boyumdan büyük şeyler hissediyorum ve yaşıyorum. Haddim değildi belki, değerli kabul edildim muhteşem bir insan tarafından. İmrendiğim, yerinde olmak istediğim kimse yok. Hiçbir mevki böyle mutlu edemez. Eğitimini aldığım mesleğimi yapabilir miyim bilmiyorum. Başka bir işe yönelsem hakkını verebilir miyim bilmiyorum. Ne bir işe, ne bir kıyafete ne de bulunduğum ortamlara… Hiçbir yere ve hiçbir şeye ‘işte budur’ diyemiyorum. Katıldığım bir seminerde konuşmacı; ‘Son 3 ayda yaptığınız işleri düşünün. Sizi mutlu eden her ne ise, onu yapmaya devam edin. ‘ demişti. Ben de hem o an hem de sonraları düşündüğümde, köle olmaktan başka beni mutlu eden bir şey bulamadım. Dışardaki tüm o koşuşturmalar, hırslar anlamsız benim için. Adıma şiirler yazılsa, şarkılar veya filmler yapılsa bir emir, bir ceza kadar ehemmiyeti olur mu ki… Esasında zor şartlar altında köleliğimi yaşıyorum. Tek bir kolay tarafı yokken, herkese ve her şeye rağmen bu yolda giderken yetinmeye çalışmak koyuyor en çok. Olduğu kadarı ile yetinmek… Tek bir hayat ve üstlendiğim onlarca rolüm/sıfatım var. Birçoklarının ‘keşke’, birçoklarının ‘burun kıvırdığı’ yaşamım ve şartlarım var. İlk kez ölümsüz olmak istiyorum. köleliğin sonunun geleceğini bilmek/düşünmek, yolun ortasında kamyonun son sürat üzerime geldiğini bile bile öylece beklemek gibi…
https://youtu.be/qbU8cgW5Y_Q
Sondaki kısım…
Yürüyorum / hızlanıyorum / koşuyorum /çıkıyorum / iniyorum / haykırıyorum /havlıyorum / uluyorum / çağırıyorum / feryat ediyorum / hızlanıyorum /yavaşlıyorum / batıyorum / atik oluyorum / kuruyorum / yürüyorum / uçuyorum / görüyorum / görmüyorum / tökezliyorum / sarı oluyorum / yeşil oluyorum / mavi oluyorum / yarılıyorum /hıçkırarak ağlıyorum / susuyorum / yoruluyorum / acıkıyorum / düşüyorum / kalkıyorum / koşuyorum / unutuyorum / görüyorum / görmüyorum / hatırlıyorum / işitiyorum / görüyorum / sayıklıyorum / halüsinasyon görüyorum / fısıldıyorum / haykırıyorum / yapamıyorum / inliyorum / çıldırıyorum / yoldan çıkıyorum /azalıyorum / çoğalıyorum / düşüyorum /yükseliyorum / alçalıyorum / kanıyorum / ve bayılıyorum
Mahmud Derviş (Zar Atan Adam şiiri’nden)
Göksel Yilmaz Ensemble – Cilveloy nanayda
https://www.youtube.com/watch?v=ybvKfqPkhx0
İndim dere ırmağa hoy nanayda
Cilveloy nanayda
Zeytin dalı kırmaya hoy nanayda
Cilveloy nanayda
Geldim seni almaya hoy nanayda
Cilveloy nanayda
Başladı ağlamaya hoy nanayda
Cilveloy nanayda
Nayda na hoy nanayda hoy nanayda)
Cilveloy nanayda
Nakarat-
Nayda na hoy ninayda hoy nanayda)
Cilveloy nanayda
Dere boyu pıtırak hoy nanayda
Cilveloy nanayda
Gel beraber oturak hoy nanayda
Cilveloy nanayda
Bir sen söyle bir de ben hoy nanayda
Cilveloy nanayda
Bu sevdadan kurtulak hoy nanayda
Cilveloy nanayda
Dere boyu gezerim hoy nanayda
Cilveloy nanayda
Söğüt dalı keserim hoy nanayda
Cilveloy nanayda
Nerde bir güzel görsem hoy nanayda
Cilveloy nanayda
Gözlerimi süzerim hoy nanayda
Cilveloy nanayda
——————————————————-
Bizler günlük hayatın akışında kendimizi bırakıp bir günü daha arkamızda bırakma peşindeyken, bazı güzel ayrıntılara ne vaktimiz ne de halimiz kalıyor. Aslında çok üzücü bir durum çünkü arada kaçırdığımız şeyler oluyor. Belki bunlar hayatımızı değiştirecek ayrıntılar değildir ama bence bu ayrıntılar her günün ne kadar önemli, değerli, güzel olabileceğini bize göstere bilirdi. Bence müzik böyle bir şey. Hiç dikkat ettiniz mi, müzikte ne kadar çok BDSM var? Özümüzde bizi BDSM’e bağlayan ne kadar akkorlar, makamlar, notalar var. Sözleri bir o kadar sanki BDSM’in özünden gelmiş gibi olabiliyor.
Şimdi diyeceksiniz ki, bu parça da ne alaka. Bende size desem ki, güzel dostum, bu parça seni sardı mı, parçanın bu versiyonu seni bağladı mı, bağların içinde seni büyüledi mi? İşte o zaman duygusal bir bondage yaşadın. Güzel değil miydi?
Burası hisler bölümü değil mi…
CEM KARACA – ODAM KİREÇ TUTMUYOR
https://www.youtube.com/watch?v=ysg1bYA289o
Odam kireç tutmuyor
Kumunu karmayınca
Sevda baştan gitmiyor
Soyunup yatmayınca
Oy Lümüne
Oy Lümüne
Can Lümüne
Odam kireçtir benim
Yüzüm güleçtir benim
Soyunda gir yanıma
Terim ilaçtır benim
Oy Lümüne
Oy Lümüne
Can Lümüne
Odamı kireç eyle
Gel bana ilaç eyle
Yandım aşkın elinden
Yüzüme güleç eyle
Oy Lümüne
Can Lümüne